Eylül 07, 2009

devamı gelecek..

her şey bir arkadaşımın hayatın gerçeklerini söylemesiyle başladı. ben doğruları duymak
istemiyordum. hayat benim "kafamdaki" gibi olsun istiyordum ama öyle olmadı. birgün bu
zamanın geleceginden korkuyordum kücüklügümden beri. ergenlik zamanlarımda -ki çok salak bir ergendim- hep "kimse beni sevmiyor, kimse beni düşünmüyor" modunda bir ergendim.
çıkabildiğimi sanmıyorum ki kimse çıkamamıştır bu modda olan birisi. büyüdüğünde bu modda
olmayan birisi varsa o da kücüklügünden beri bu moda hiç girmemiş, arkadaslari girdiginde
"takma be olm" veya "koy göte ya" tarzında cümleler kurmuştur hep. fakat bu ruhun azaldıgını
söyleyebilirim.

evet "bu böyle ve böyledir" dogru. kimse bunun dogru olmadıgını söylemiyor ki fakat görmek
istemeyenler olabilir aramızda. yani "bir şeyi yitirmeden, onun değerini anlayamayız" olayı
vardır ya onun gibi bu da.

mesela şey düşünün; 1 aylık ömrünüz kalmış. doktor size bunu söylüyor. siz ona göre
yaşıyorsunuz. yani öleceğinizi bilerek yaşıyorsunuz. aksi de olabilir bunun. öleceğiniz
doğrudur fakat siz bunu bilmeden yaşayıp 1 ay sonra çat diye ölebilirsiniz. hangisini
isterdin diye sorarlarsa ikisi de farklı aslında.

1. bir ay sonra ölecegimi bilmeden yaşasam, 30 gün boyunca içimde şüphe olmadan yaşarım yani ölüp ölmeyeceğimi bilemez ki kimse. ya tıp yanılıyorsa? ya ölmeyeceksem? normal hayatıma devam ederim. her sabah uyandığımda aynaya bakıp kendime ; "az kaldı" demeden yaşarım. istediklerimi yaparım ama "ne de olsa ölecem son kez yapayım" demek yerine sıradan bir zamanmış gibi yaparım. yine yükümlülüklerimi (sorumluluklarımı demiyorum çünkü sorumluluk kelimesini hiç sevmiyorum [evet kelime anlamından dolayı]) yaparım.

2. bir ay sonra ölecegimi bilerek yaşarsam içimde şüphe olarak yaşarım. "ben bunu yapıyorum
ama ya ölmezsem?" tarzında. aslında yapmak istediklerimi yaparım. kimsenin 2 ay sonra
"hatırlıyor musun şunu yapmıştın ehehe" demek isteyip diyemeyeceği şeyler. garip gelebilir
ama ben yapmak isterdim. mesela hep toplu taşıma aracında bağırmak istemişimdir ortam
sessizken. veya aynısını kütüphanede yapmak. fakat yaparken aklımda hep öleceğim bilinci
olarak yaparım. ailemi görmeye gittiğimde "bir daha göremeyeceğim" diyerek giderim. sevdiğim
bir şeyi yaparken atıyorum fotoğraf çekerken "bir daha çekemeyeceğim" diye çekerim. yani
aklımın bir köşesinde hep durur o düşünce. bunu silemez insan.

bunun gibi; bildiğimiz bir şeyi hafızamızdan silmek mümkün olmayacağı için "ben bunları
bilmek istemiyordum".

Eylül 06, 2009


.. ve
her an'ı'nı senin tadında yaşamak..

Eylül 03, 2009

biz 'bir düzineydik', büyüdük 'bir' kaldık.


----------------------------------------------------------------------------------------------------